Corsair 13 macunlama

Teknenin tabanının elyaf kaplaması nihayet bitti. 300gr elyaf nispeten kalın olduğu için ne kadar zımpara da yapılsa mutlaka kat yerlerinde ve elyafın bittiği bölgelerde hissedilir bir doku kalıyor. Bu dokuyu kaybetmenin ve son boya da iyi bir sonuç elde etmenin yolu ise macunlamadan geçiyor. Macunlama için aslında uzmanlar epoksinin içine macun tozu öneriyorlar, ancak benim elimde fazladan mikrogranül bulunduğundan onu kullandım. Epoksiye temas eden herhangi bir malzeme sonradan kullanılamadığı için piyasada tanesi 7-8TL' ye satılan spatulalardan kullanmadım. Onun yerine yoğurt kaplarından yaptığım spatula gayet iyi iş gördü. Bundan sonraki aşamada önce 120grid sonra da 280-300grid zımpara yaptıktan sonra astar ve son kat boya aşamasına geçeceğim.

Sağ taraf macunlanan taraf. Doku fotoğraftan pek anlaşılmıyor.

Detay

Yoğurt kutusundan yaptığım spatula

Corsair 13 Alt kaplama

Teknenin planlarında opsiyonel olarak belirtilen taban kaplama, tekneyi denizde kullanacağımız için bizim için mutlak oldu. Kaplama için 300gr International elyaf kullandık. Kıçtan 15cm kadar ve kenarlardan da 15 er cm taşacak şekilde yapıştırmaya gayret ettik. Böylece teknenin altında ve yanlarında 8 panel halinde birbirine yapıştırdığımız paneller tek bir parça haline gelmiş oldu. Burun bölgesinde dört panel birbirine bağlanıyordu, bu yüzden buraya yapıştırılan parçanın yan panellere kadar uzamasına izin verdik. Teknenin altı için bundan sonra son kat macunlama ve boyama aşamaları olacak.   

Teknenin altını 300gr Elyafla kapladık.

Burun için tavsiye edilen 2 kat elyaftı. Son genel kaplamayla birlikte 3 kat Biaxial artı 2 kat 90 derece toplam 5 kat elyaf oldu. Umarım sağlam olmuştur :P

Burun yandan görünüş

Salma deliğinin çevresinde hiç elyaflanmamış alan bırakmamaya çalıştık.

Genel görünüş

Corsair 13 Küpeşte

Yan panellerin mukavemetini arttırmak ve daha estetik bir görüntü sağlamak için ilave çıtalar koymaya karar verdik. Çıtalar Ladin Ağacından 7mm kalınlığında ve 40mm eninde. Üç çıtayı birbirine lamine etmek suretiyle 21mm kalınlığa ulaştık. Sonuç aşağıda

Küpeşte yapımı

Üç kat limine ahşabı bir arada tutabilmek için çok sayıda işkence gerekiyor.

İskele ve Sancak küpeşteleri hazır

Küpeştenin yapıştırma işleminden sonraki hali

Corsair 13 destek çıtalarının yapıştırılması

Üst üste "T" şeklinde yapıştırılan bağlantılarda epoksinin tutunma kabiliyeti yüzeyin genişletilmesi suretiyle daha kuvvetlendirilebiliyor. kontraplakların ince kenerlarını genişletmek için 4*2 cm çam çıtalar kullandık. Yapıştırırken önce zemin ve parça epoksi ile ıslatıldı sonra epoksi macunla yapıştırıldı.

Ara panellerin yüzeylerini genişletmek için çıtalar yapıştırılıyor.

Salma kasası elyaf kaplanmadan önce yerine göre kesildi ve biçimlendirildi.

Corsair 13 Yapıştırma ve Elyaf Kaplama - 2

Teknenin yapıştırılmasının birinci aşaması oldukça zahmetli geçse de nihayet bitti. Sonuçların oldukça tatmin edici olduğunu söyleyebilirim. Yalım la birlikte 4 gün 4 gece durmadan çalışarak ciddi bir ilerleme kaydettik. İkinci aşamada oturakların yan bölümlerini yapıştırdık ve salma kasası ve düzeneği için hazırlıklara başladık.

Hmmm, acaba oturma panellerini koyunca nasıl olacak?

Diklemesine panelleri de yapıştırınca tekne daha stabil oldu.

Oturakların yan panelleri yapıştıktan sonra

Salma kasası elyaf kaplanmadan önce yerine göre kesildi ve biçimlendirildi.

Birleşme yerlerinde hava kabarcığı kalmaması için parçaların birbirine uyumu büyük önem taşıyor.

Corsair 13 Yapıştırma ve Elyaf Kaplama - 1

Uzun zamandır beklediğimiz aşama geldi çattı. Yapıştırma bugüne kadar yaptığımız herşeyden daha farklı ve daha fazla endişe verici zira epoksi bir defa kuruduktan sonra çözülmesi mümkün değildi. Yani yanlış birşey yapmamız durumunda bugüne kadar yaptığımız çalışmalarda boşa gitmiş olacaktı. Bu sebeplerden yapıştırmaya başlamadan önce bütün ölçümleri defalarca yeniden yaptık, aynı paneli belki 10 defa yeniden ölçtük. Tam da bu aşamada İstanbul'dan dostumuz Yalım Alatlı'nın tekneye yardım etmek için gelmiş olması herhalde başımıza gelen en güzel şeydi. Yalım zaten kesim planlarını hazırladığı için tekneyi tanıyordu ve hem elinden iş gelen hem de kafası çalışan bir arkadaş olması sayesinde projemize büyük katkı sağladı.  

Yoğun çalışma tempomuz arasında çay molaları

Dik yapıştır yöntemiyle tekne yaparken Epoksi yi iki amaçla kullanıyoruz. Birincisi iki paneli birbirine yapıştırmak için dolgu ve yapıştırıcı olarak, ikincisi cam elyafını ıslatmak ve altındaki kontraplağa yapışmasını sağlamak için. 

Süreç söyle işliyor. Önce yapıştırma yapılacak yüzeyleri hafif nemli bir bezle siliyor, tozdan ve kirden arındırıyoruz. Daha sonra kurumasını bekliyoruz. Sıvı haldeki epoksiyle yüzeyi ıslatıyoruz. Panellerin birleşme yerlerine macun haline getirdiğimiz epoksiyi uyguluyoruz. Biraz kurumasına müsade edip üerine tekrar bir kat epoksi uyguluyoruz ve elyaf bantları uyguluyoruz. Bu aşamada en önemli şey elyafın tamamen ıslanmış olması ve altında hava kabarcığı kalmamış olması. Daha sonra kurumaya bırakıyoruz. Yaklaşık 3 saat kadar sonra birinci katların üzerine ikinci kat elyaf uygulama işlemi yapılıyor. Bizi en çok zorlayan hava şartları oldu. Zira epoksi ısınarak sertleşen bir yapıştırıcı, dolayısıyla hava sıcaklığı arttıkça epoksinin çalışma süresi azalıyor. Yukarıda saydığım işlemleri muazzam bir düzen içinde ve hızlı bir şekilde yapmak gerekiyor. Bu sebepten sıcaktan en az etkilenmek için ağırlıklı olarak geceleri çalışmayı tercih ettik.

Panelleri önce epoksi ile güzelce ıslatıyoruz.

Önceden epoksi ile ıslanmış panellere epoksi macun daha iyi tutunuyor.Üzerine elyaf uygulamadan önce macunun doğru şekillendirilmesi çok önemli.

Macunu karıştırdıktan sonra pasta süsler gibi bir poşetten akıtmak işleri oldukça kolaylaştırıyor.

Epoksiyle çalışırken maske ve eldiven kullanmak çok önemli. Daha önce çıplak elle bu işleri yaptığımızı hatırlıyorum da...

Corsair 13 yeniden birleştirme

Gövde şeklinin tam istediğimiz gibi oturmaması ve özellikle burun bölgesindeki asimetri sorunları sebebiyle bir süredir yapıştırma aşamasına geçemiyorduk. Uzun ölçümler ve derin sebep uydurma seansları sonucunda en zor kararı aldık ve gövdeyi oluşturan parçaları  tamamen birbirinden ayrıp, yeniden diktik. Bu işlem bize birkaç iş gününe mal olsa da sonuç inanılmaz oldu. Daha önce birbirine oturmayan parçalar ve burun tamamen istediğimiz formu aldı. Bu işlem sonucunda şu kanıya vardık. Dikim aşamasından kontraplakların arasına mesafeyi korumak için ekstra parçalar sıkıştırmak, başta iyi bir fikir gibi görünse de, farklı yerlerde dirence sebep oluyor ve sonuçta teknenin şeklinin bozuluyor. Tavsiyem; dikim aşamasında paneller arasındaki mesafenin korunmaya çalışılması, ancak araya belirleyici parçaların konulmaması.

Yeniden dikim işleminden sonra teknenin şekli istediğimiz gibi oldu.

Burnun epoksi kaplanana kadar istediğimiz şekilde durması için kenarlardan destekler vidaladık.

Corsair 13 Burnun şekillendirilmesi

Dikme aşamasında yaptığımız hatanın allahtan telafisi mümkün oldu. Burun ölçüleri istediğimiz gibi oldu nihayet. Bir sonraki aşamamız 6mm kalınlığında kontraplağın esnetilip bükülmesi ve burun doğru eğimle oluşturulmasıydı. Bunun için önce burunun üzerini bir havluyla kapattık ve kaynar su döktük. Kontraplaklar suya dayanıklı olduğu için şişme yapmadı ancak sıcak su sayesinde yumuşayan kontraplaklara bu şekilde bükmek çok daha kolay oldu.

Burna şekil verirken kullandığımız "Bow mold"

Burundaki parçalar bükme esnasında kırılmasın diye sıcak suyla yumuşattık

Isınan kontraplaklara şekil vermek daha kolay oluyor

Burnun son hali

Kenarların bantla kapatılmasından önce son fotoğraf

Burun rötuşundan sonra

Tekne yapımının bir sonraki aşaması daha önceden kontraplaktan uygun ölçülerde kesilen parçaların birleştirilmesi ve birbirine dikilmesi. 

Dikme işlemine yan panellerden başlıyoruz daha sonra öncelikle orta çerçeve ve kıç çerçeveleri daha sonra diğer çerçeveler sırasıyla yerleştiriliyor. Bu aşamada panelleri kenarlara ufak vidalarla fazla sıkmadan tutturmak işi özellikle kolaylaştırıyor. Çerçevelerin arasındaki mesafeyi sabitlemek için biz aynı boyda kesilmiş çıtalar kullandık, başka yöntemler de kullanılabilir.

Daha sonraki aşama alt panelleri yerleştirip yan panellere dikmek. Daha önceden bu dikme işlemi için bakır teller kullanırdık, artık plastik kilitler kullanılıyor. İki avantajı var; birincisi epoksi kuruduktan sonra sökmesi kolay. İkincisi eğer sökemeyecek bir durum söz konusu ise zımpara aşamasında makineye zarar vermiyor. 

Tabi burada anlatırken ve planlardan bakarken bu işlem çok kolay gibi görünüyor ancak bir anlık dikkatsizliğin ve hatada ısrar etmenin başımıza açtığı işleri de anlatmanın tam sırası. Dikme işleminin sonuna yaklaştıkça alt panellerin yan panellerden daha kısa olduğunu fark ettik. uzun zaman kafa patlatmanın sonunda panelleri bir kez daha ölçmek aklımıza geldi ki yan panellerin olması gerekenden 10cm daha uzun olduğunu gerçeğiyle karşılaştık.  Sorunu çözmek için biraz düşündükten sonra gereğinden uzun olmasının gereğinden kısa olmasından daha iyi olduğu gerçeğinde karar kılıp gerekli ölçüleri aldık ve burundaki eğimleri bozmamaya gayret ederek kesimi yaptık.

Yan paneller, orta çerçeve ve kıç panelleri birleştirilmiş durumda

C ve D panellerini birleştirme işlemine başlamadan önce yapıştırmadığımızdan biraz zorlandık sonunda da mecburen işkencelerle tutturmak zorunda kaldık. Maalesef bu yöntem ilerleyen aşamada dikey panellerle ölçü alırken oldukça sıkıntı yarattı. Kısaca herşeyi zamanında ve olması gerektiği gibi yapmak en doğrusu.

C ve D çerçevelerinin işkkencelerle tutturulması

Alt panellerin yan panellere dikilmesi işlemi

Panellerin birbirine uzaklığını ve doğru açılarda oturmasını dağlamak için dikey panelleri geçici olarak yerleştirdik.

Yan panellerle alt paneller arasındaki fark. Şimdi bakınca bu kadar açık birşeyi nasıl göremedik diyorum ama insanlık hali işte bazen oluyor öyle :)

Burundan kesilecek parçanın ölçüleri alındı

Emektar dekupaj iş başında...

Corsair 13 Kesim

Daha önce albümler bölümüne birkaç fotoğraf koymuştuk kesimle ilgili. Aslında tavsiye edilen bir daire testere kullanılmasıydı. Özellikle eğimlerin verilebilmesi icin gerekli deniyordu ancak ben 4" daire testere bulamadım 6" olanlar da gözüme çok büyük göründü. Sonunda da dekupaj kullanmakta karar kıldık. Pek fazla sorun yaşadık diyemem yine de özellikle düz kesimlerde bir anlık dikkatsizlik yapılması durumunda dekupajın ciddi hasar verebildiğini söylemeliyim. 

Kesimleri nispeten yüksek düz bir yüzeyde yapmakta fayda var özellikle 6mm ve daha ince kontraplaklar çok fazla eğiliyor.

Dekupaj bıçağının kesim açısı bazı modellerde ayarlanabiliyor. bunun ayarının 90 derece olarak yapılması çok önemli-farklı bir açı aranmıyorsa. Aksi durumda özellkikle 10mm ve daha kalın kontraplaklarda ciddi ölçü farklılıklarına sebep olabiliyor.

Kesim esnasında kontraplağın üstünde bir ağırlık bulundurmakta fayda var. Birincisi kaymaya engel oluyor, ikincisi kesim bölgesinda daha az çapak kalıyor.

Kesim çok toza sebep olan bir iş bu sebepten çalışırken bir yandan ortamı temizlemek çok önemli.. Yeni model dekupajların çoğunun arkasına vakum emici bağlamak mümkün şans bu ki bizim elektrikli süpürgemiz tam da bu hafta arızalandı-allah allah. temizlik için mümkün olduğunca el süpürgesi kullanıyoruz.

Corsair 13 Kullanılan el aletleri ve sarf malzemeleri

Bir diğer önemli konu da yapım esnasında kullandığımız el aletleri. Hazırlık sürecinde bilumum hırdavatçılarla yaptığım görüşmelerde iki farklı görüş ortaya sürüldü bunlar;

-ucuz cihaz kullan, bozulunca üzülmezsin yenisini alırsın.

-kaliteli cihaz kullan, biraz fazla para verirsin ama bozulmaz ve üzülmezsin. :)

Yüksel kardeşin sık sık söylediği  "ben ucuz mal alacak kadar zengin değilim" deyişini izleyip, piyasadaki iyi cihazları satın aldık. Tabi bu markaların daha pahalı modelleri var ancak dikkat edilmesi gereken nokta 1000w ve üzeri cihazların bir çoğu sanayi elektriği gerektiriyor, yani kısaca evde kullanmaya uygun değil.

Elektrikli aletler haricindeki herşeyi Koçtaş'tan ve Eski sanayiden aldım. Bazen tam aradığım şeyi bulamasam da yakın birşeyler buldum. Ehh, tabi İstanbul'da Eminönü' nde büyümüş biri için Antalya hırdavat konusunda pek bir cılız kalsa da eldeki imkanları en iyi şeklide değerlendirmeye çalıştık.

Black&Decker 240w zımpara. Bu cihazın güzel bir özelliği kendi vakumlama ve filitreleme sistemi var, uygun delikli zımpara kağıdı kullandığınız sürece toz problemini en aza indiriyor.

Black&Decker 710w darbeli matkap- Aydemir Akbaş filmi gibi oldu ama neyse. En hoşuma giden özelliği dönen kafanın hemen altındaki bir düğmeye basamak suretiyle ucu değiştirilebiliyor. eğer sık uç değiştiriyorsanız çok pratik.

Skil Dekupaj. Bu cihaz artık aileden sayılır. Kendisinin ikinci tekne projesinde bulunuşu. Daha önce Homer ın yapımında da bunu kullanmıştık.

Corsair 13 çizim süreci

Tekne yapımının en karmaşık ve vakit alan süreci hiç kuşkusuz çizim aşamasıdır. Önünüzdeki kağıtta yazan ölçüleri bir cetvel yardımıyla kontraplağın üzerine aktarmak olarak düşünülenen bu eylem, ilk çizgileri çizmeye başlamanızla birlikte, konunun o kadar da kolay olmadığı gerçeğini yüzünüze vurur. Burada karşılaşılan en temel problemler kalem ve cetvele çok da aşina olmaya bizlerin çizimleri yaparken kalemin kalınlığını hesaba katmayarak çizdiğimiz hatalı çizgiler, ikincisi çizilen şeklin kesim aşamasının da hesaba katılmamasından doğan aksaklıklar, üçüncüsü mevcut şekilllerin optimum kontraplak kaybıyla çizilmesi. Bu son aşamada dostumuz Yalım Alatl'ının yardımları olmasaydı sanırım şu anda kullandığımızdan en az iki panel daha fazla kullanacaktık. Bilgisayar başında verdiği direktifler kontraplağı minimum ziyan etmemizin en önemli sebebidir. 

Büyük bir salon çizim için olmazsa olmazlardan biri

Fırın kağıdı planlardan kopya çıkartmak için yeterliymiş, Yalım sağolsun...

Uzun parçaların çizimleri için panelleri birbirine yapıştırıyoruz.

Aynı parçadan iki tane çizilecekse birinciyi şablon olarak kullanmak mümkün. Burada dikkat edilmesi gereken ikinci parçanın ölçülerinin birkaç mm daha büyük olması, daha sonra zımparalamak gerekiyor.